25.2.14

Kuşlardan Emanet

  Hatalarımız ;"gençtir, en deli zamanı" hayallerimiz; " daha çok var" denilerek , başarılarımız; ufalanarak göz ardı ediliyor. Hem kaybetmememiz hem kazanmamız öğütleniyor. Düşerken kalkmak gibi değil bu. Düşmek ve ayağa kalkmak eylemlerinden tamamen farklı üçüncü bir eylemden bahsediyodum:uçmak. Ne düşecek bir yerin var ne de kalkmanı gerektirecek bir durum. Uçmak öğretiliyor, hayallerimizde ve daima vücudumuzda. Bu yüzden kelebekler uçuruyoruz midemizde, bu yüzden kocaman dev yığınlar halinde hayal kırıklıklarımız var. Kuşların ayırt edici özelliğini taklit ettikten sonra mutlu olmamız beklenemezdi zaten. Hüznümüz kuşlardan emanet..

 Neye üzüldüğümüz kim olduğumuzla alakalı değil, ne kadar üzüldüğümüzde. Ismim kişiliğimin bir yansıması olarak kabul görmüyor, uçmak eylemini gerçekleştirmeden de yasayabiliyorum. Zeki olmam bankacının beni kandırmasına engel olamadığı gibi, zeki olmamam müşterimi kandırmama da engel değil. işte bunlar hep kuşları taklitten oluyor. 
Fazla uçuyorsun ey arkadaşım! 
Bir bak bakalım gökyüzü senin yerin mi? 
Sahip olduğunu kaybetme korkumuz kuşlardan emanet.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder